Üniversite tercihleri

Merhabalar uzun süredir foruma girmiyordum aktiflik baya düşmüş gördüğüm kadarıyla üzüldüm biraz ama eminim ki hala çok tecrübeli hocalarım buralarda takılıyorlardır o yüzden tekrar geldim ve sorumu paylaşmak istedim. Şimdi efendim ben bu sene yks ye girdim girmeden önce de bilgisayar mühendisliği okumak istiyordum sonuçlar geldi sıralamam 2300 çok mutlu oldum başta ancak sonradan farkettim ki tercihler konusunda aşırı arada bırakan bir sıralama gelmiş. Şu an gelen en yüksek sıralamalı bölüm hacettepe bilgisayar acaba bu bölümü bilen hocalarım yardımcı olabilir mi nasıl bir bölüm öneriliyor mu vs. Bu sene sıralamaları geriye çeker mi bilmiyorum geçen sene baya bi çekmiş bir çok bilgisayar mühendisliği bölümleri önümdeki en yakın bilgisayar bölümü tobb o da 1800 le kapatmış ancak zaten aldığı kişi sayısı çok az olduğundan şans işi olabilir biraz bir de 1 kişi deprem kontenjanı ile alıyorlarmış oradan da şansım var geçen sene 2064 müş aldığı kişi düşük bir ihtimal olsa da eğer bölüm güzelse tercihlerime yazarım tabi ki şansımı denemek için. Ancak endişelerim şu şekilde tobb için her sene 3 dönem yapıyorlarmış ve yazın da gitmek gerekiyormuş bu biraz rahatsız etti ardından bölüm yüzde 30 ingilizce bu sıralamada bir bölüm için garip geldi acaba ileride bunun sıkıntısı yaşanır mı(koskoca tobb da düşünmüştür de yapmıştır herhalde). Artısı zaten vakıf olduğundan güzel bir miktar para vermeleri bu yaşam standartları için baya iyi olur gelirse. Tabi bir de bilgisayar mühendisliği şart mı sorusu doğdu kafamda uzun süredir onu istiyor olsam da acaba diğer bölümlerden mezun olmak benzer işler yapmaya yol açar mı bilemiyorum tam olarak misal itü elektrik ve haberleşme gibi yerler geliyor geçen seneye göre acaba gidilir mi? Çok karmaşık yazdım kusuruma bakmayın kafam da çok karışık zaten o yüzden lütfen anlamadığınız yeri sorun düzelteyim kendimi. Benim yerimde olsanız siz ne yapardınız? Tecrübeleriniz benim için çok değerli şimdiden teşekkürler desteğiniz için.

Bilgisayar mühendisliği mezunu ve 13 yıldır sektörde olan biri olarak cevap vermeye çalışayım:

  • Öncelikle bu işi seviyorsanız, yazılım ile ilgili 4 yıllık bir bölüm okuyun. Bilgisayar, yazılım ya da elektronik olabilir. Hangi alana daha çok yatkın olduğunuza göre değişir. Bu alanları araştırın bence.
  • Eğer sevmiyorsanız, sadece para için gidilmez. Bu tavsiyemi dikkate almanızı şiddetle tavsiye ederim. Sevmeyerek yapılacak daha mantıklı iş kolları var.
  • Mutlaka İstanbul’da bir üniversitede %100 İngilizce olarak okuyun. İyi bir üniversite olsun mümkünse. Yurtdışına gitmek isterseniz, işinizi baya kolaylaştırır.
  • 4 yıl sonrası yüksek lisans mutlaka yapın. Hatta doktora da yapın mümkünse. Yine mümkünse bunları yurtdışında yapın.
  • Yazılımın geleceği ile ilgili ortalıkta dolaşan saçma haberlere itibar etmeyin. Sadece her Allah’ın günü kendinizi geliştirmek için bir şeyler yaptığınızdan emin olun.

Yolunuz açık olsun. Daha çok gençsiniz. Ve çalışarak üniversite sınavında güzel bir puan elde etmişsiniz. Bundan sonrasında neler olacağı sadece hayal gücünüzle kısıtlı. İstediğiniz her şeyi yapabilir, istediğiniz her şey olabilirsiniz. Ancak çalışmadan hiçbiri olmayacak. Bu sebeple son bir tavsiye olarak; öğrencilik hayatı da yaşayın ama çok da çalışın. =)

2 Beğeni

Zaten ilgim olduğundan ve sevdiğimden istiyorum lisenin başından beri kendi başıma bir şeyler yazdım.

Zaten tercih yapacağım üniversitelerde pek yazılım mühendisliği diye bir bölüm yok. Ancak elektrik ve bilgisayar konusuna gelirsek İtü de elektronik ve haberleşme mühendisliğine (Elektrik elektronik diye bir bölüm yok itü de onun yerine bu var.) sıralamam ucu ucuna yetiyor ve gidebiliyorum ancak ben şahsen ilgim daha çok bilgisayar mühendisliği üzerine olduğundan bilgisayar yazmam gerektiğini düşünüyorum. Tam olarak bilmesem de evet ehb mezunları da sonradan yazılım odaklı ilerleyebilseler de bi tık daha zorlaştırıyor işleri daha çok elektrik üzerine oluyor diye anladım ve o alanda o kadar da ilgili değilim ben şahsen. O yüzden biraz sıralamayı geriye çekse bile ilgim olan Hacettepe’de bilgisayar mühendisliği yazmayı düşünüyordum.

Neden İstanbul olmalı? Newtork’ü daha iyi ama Aselsan gibi şirketler Ankara’da ve odtü hacettepe gibi okullarda oralara bir sürü öğrenci çalışmaya gönderiyor diye biliyorum. İstanbul olmasının artısı çoktur zaten ama Ankara’nın da çok uzak olmadığını düşünmüştüm öyle değil mi?

Çok teşekkürler hocam tecrübelerinizi aktardığınız için bu arada yazbeli kaybediyormuşuz haberimiz yokmuş ben son bıraktığımda burayı konu açtığınızda en azından günlük 2 3 cevap alıyordunuz tekrar eski günlerine döndürmek için ben de aktifliğimi korumaya çalışacağım bundan sonra.

Neden İstanbul olmalı?

İstanbul bu mesleğin kalbidir. Ayrıca yurtdışına çıkış kapısıdır. Savunma sanayi düşünüyorsanız, Ankara düşünülebilir. Diğer türlü kesinlikle İstanbul olmalı bence. Ayrıca network hiç hafife alınmamalı. Güzel bir işe girmenin yarısı network’tür.

Çok teşekkürler hocam tecrübelerinizi aktardığınız için bu arada yazbeli kaybediyormuşuz haberimiz yokmuş ben son bıraktığımda burayı konu açtığınızda en azından günlük 2 3 cevap alıyordunuz tekrar eski günlerine döndürmek için ben de aktifliğimi korumaya çalışacağım bundan sonra.

Forumu popüler etmek üzerine çok uğraşmıyorum açıkçası. Arada sırada bile biri bir şeyler öğrense, YazBel forumu amacını yerine getirmiş demektir bana göre. Bir gün olur da kimse girmez olursa, bu forumun bir amacı kalmamış olur ve kapatılır. Her şeyin olduğu gibi bu forumun da bir ömrü var sonuçta. İnşallah ömrü bereketli olur demekten başka yapacak bir şey yok bence. =)

2 Beğeni

Mevsimsel olabiir, forumdan haberi olmayanlar olabilir bir çok nedeni olabilir. Üzülecek bir durum göremiyorum.

Bir ihtimal daha var. Aktiflik mi düşmüş kaliteli sorular mı gelmiyor. Kimseyi rencide etmek istemem, ama yazılm bilmiyorum ama bana bu lazım diyen, bahis için robot isteyen, whatsapp vs sosyal mecralar için bot isteyen bir soruya da cevap verilmiyor olması çok da aktiflik düşüşü gibi görünmüyor bana.

Aksine soranın kalitesinin düşüklüğünden bahsedebiliriz. Yani şöyle bir algoritma tasarladım, şu kodu yazdım ama performansını nasıl artırabilriim, yada bu kodu debug ediyorum ama aldığım hata kodları şunlar ama hala düzeltemiyorum dedi de cevap mı alamadı.

Asıl konumuza dönelim.

Üniversite tercihi, ülkenin en korkunç işi.

Hayatınızın geri kalanında başınıza geleceklerin ciddi bir kararı.

İçinde bulunduğunuz koşulları ancak siz anlayabileceğiniz için, kimsenin doğrudan şöyle bir tercih yap demesini beklemediğinizi düşünüyorum.

İlk olarak şunu belirteyim ki belki ne demek istediğimi anlarsanız. Bir arkadaşım Odtü Metalürji mühendisliğini, araçtırıp falan filan zamanında isteyerek severek tercih etti. Zamanında dediğim bundan belki yirmi sene öncesi falan. Şimdi ne mi yapıyor? 20 yıl memuriyetten sonra istifa edip doğum fotoğrafçılığına başladı. Hayatımın mesleği buymuş. Para ve mesleki tatmin yaşıyorum diyor.

Bunun gibi bir çok tanıdığım hakkında yanlış kararlar yanlış seçimler sonucu yanlış hayatlarından kırılım yapan insanlardan örnek verebilirim.

Maalesef bu konuda bir kopukluk var. İnsanlar eğitim aşamalarında akademik eğitimlerin içeriğini anlamadan üniversite tercih ediyor.

Sonrası diploma, iş arama, hayat çizgisi ve kırılımı.

Bazı ana mühendislik disiplinleri yanında ara dallar da mühendislik olarak isimlendirildiği bir durum söz konusu.

Kimsenin mesleğini eleştirmek istemem ama (ama varsa itiraz vardır) endüstri mühendisiği adında bir disiplin ne mühendis ne iktisatçı ne ekomist ne lojistikçi arada bir şey kalıyor.

Bilgisayar mühendisliği de benim için ayrı bir muamma.

Sonuçta elektronik temelli özel bir ihtisaslaşma. Yazılım ve donanım ağırlıklı farklı yönleri çok garip ele alınıyor.

Açın bir bilgisayar mühendisliği eğitim programına, derslerine bakın belki ne demek istediğimi anlarsınız.

Donanımcı olduğunuzu varsayalım. Varsayımsal olarak donanım tasarlayıp üretebileceğiniz sektörleri sayabilir misiniz?

Bir yazılımcı olduğunuzu varsayalım, ki bu daha tercih edilen bir durum. Sebebi de gerçekleştirme maliyetinin düşüklüğü (?!) Çünkü, hammadde, işçilik vs gbi maliyetlerinin olmaması.

Yani bir inşaat mühendisinin bir inşaat gerçekleştirmesinde, mimar, mühendis, işçi, iş makineleri hammaddeler gerekecekken yazılımda girdi maliyetleri oldukça düşük.

Yani ülkede bilgisayar mühendisi yetiştiğini düşünmüyorum, genelde yazılım mühendisi yetişiyor. İşin daha acısı, yetişen mühendislerin bir kısmı da bir server cihazının başında kapat aç yapmak yada routerları ayarlamak gibi operatör seviyesi işlerle uğraşıyor.

Yazılımla uğralanların ise bir kısmı yazılım işletme ve bakımıyla uğraşırken bir kısmı yazılım pazarlamacı olarak kullanılıyor. Bu yıkımdan sağ kalanlar ise bireysel yada kurumsal şirketlerde bir ekibin parçası olarak bir yazılım geliştirme fırsatı bulabiliyor.

Yani okuldan çıktığınızdan kendiniz bir bill gates yada mark zukkerberg olacak sanmayacağınıza göre, Yazılım dünyasında bulacaksınız.

Akademik ünvanlara gelince olay bir faciaya dönüştü.

Üzülerek söylüyorum ki şu an üniversiteye başlayacak olanlar sadece bir yüksek “LİSE” mezunu olacaklar.

Eğitim kalitesiz. Ara eleman olmadığı için ara eleman boşluğunu mühendislerle doldurmak istiyorlar ve buna göre yetiştiriyorlar.

Yani mühendisliğin ruhuna aykırı bir şekilde operatör yada teknisyen gibi yetiştiriyorlar. Ki mühendislik aslında tek kelimeyle ifade edilse optimizasyondur.

Optimizasyondan ziyade, teknisyen gibi bakıyorlar ve üretim ve işçi tanımındaki işçi konumunda olduğunun farkında bile olamıyorlar.

Ekonomik durumunuzu bilmiyorum, yurt dışı alternatifler yada yaşm tercihlerinizi hiç bilmiyorum.

Çıkınca iş garantisi olan bir meslek mi aramak istersiniz,

Kamuda memur olmak mı istersiniz,

Kendi şirketinizle girişimci mi olmak istersiniz hepsi tercihinizi ayrı ayrı etkiler.

İngilizce bilmek falan filan gibi konulara hiç girmiyorum. Teknolojisi dışarda hiç bir mühendisliğin dil bilmeden teknik bilgilerine şu aşamada ulaşamaz ve öğrenemezsiniz. İddialı oldu ama neyse.

Bu nedenle ingilizce ihtiyacınız olacaktır. Yani bunu tartışmak bile anlamsız.

Diğer taraftan ne tür bir ingilizce ihtiyacınız olduğunu da bilmek zor.

Şöyle ki mesleki ingilizce ayrı, ticari yazışma ingilizcesi ayrı konuşma ingilizcesi ayrı bir konu iken,

Ben mezun olunca italyan leanordo da çalışacağım derseniz (ki kendileri bir havacılık şirketi) italyanca da öğremek isteyebilirsiniz.

Yada SIEMENS gibi kurumsal bir firma yurt içi yerleşikte ingilizce diyebilirken Almanya özelinde Almanca bilmeniz gerekebilir.

İşin diğer bir tarafı, hangi mühendislik hangi ücret.

Şu an, bir havacılık teknisyeni hayal edemeyeceğiniz paraları kazanırken, bir elektronik mühendisi asgari ücretle çalışmak zorunda kalabiliyor.

Bir gemi makineleri mühendisi sertifikaları sayesinde ciddi rakamlar kazanırken bir inşaat mühendisi şantiyede öldüm pahasına çalışabiliyor.

Yani bu çok boyutlu bir denklem. Bu da sizin hayata bakış açınızla alakalı bir tercih olacak.

Sıralamanıza bakarsak, marjinal bakarsak konuya, atanması en kolay bölüm ve kendinizi geliştirdiğinizde para kazabileceğiniz bir bölüm olarak Tıp düşünebilirsiniz.

Ben sevmem ben bilmem vs diyebilirsiniz.

Ama ciddi doyurucu öneriler istiyorsanız hayata bakış açınızı biraz açıklamalısınız.

Unutmayın 80 milyonluk bir ülkede ciddi miktarda mühendis mezun veren bir döneme denk geldiniz, beklentinizle gerçekler bir anda alt üst olabilir.

1 Beğeni