Merhabalar.
Öncelikle şurayla başlayayım:
Yaşadıklarım mı ?
Yaşadıklarım, aklıma en son gelebilecek türden bir şey olan intiharı bile normalleştirdi.
Fakat ben ömrümün sonuna kadar mücadele edeceğime ant içtim. Asla bırakmayacağıma, her zaman daha iyisi için yaşayacağıma ant içtim. Kimler ya da neyler için mi mücadele ediyorum ? Hayatta, herkesten farklı olduğum için benden nefret eden ve aşağılayan, beni insan gibi görmeyen, sorguladığım için ve daha iyisi için çalıştığımdan beni düşürmeye çalışan, bana ve daha saygı duyulması gereken pek çok insana saygısı olmayan insanlar ve cehalete karşı mücadele ediyorum. Son olarak ve en önemlisi, bir şeyleri değiştirmek için mücadele ediyor ve yaşıyorum. Olmaması gereken şeyleri ben değiştirmezsem, kimse değiştirmeyecek. Önce Türkiye’de ve sonrasında dünyada olmaması gereken şeyleri değiştirmek istiyorum.
İlk amacım, ana hayalimi gerçekleştirmek -para için değil başarı ve hizmet için işine tutkun, işini en iyi şekilde yapıp insan olmanın hakkını vermiş bir yazılımcı olmak- ve sonraki amacım da bu hayalimden alacağım güçle bir şeyleri değiştirebilecek seviyeye erişmek. Bunları yapabilmek için ilk hedefim yurt dışı. Akla ve bilime yatırım yapmayan bir ülkede sorgulayan bir insan olarak bu istediklerimi yapabilmem çok zor.
Yaşadığım şeylerden ziyade ne için yaşadığımı anlattım fakat bu çok daha değerli bir konu. Eğitim "sistemsizliğimiz"den dolayı yaşadığım zulmlerin hiçbir anlamı olmayacak çünkü ileride.
Planım mı ?
Planım, sistemin kölesi olmamak ve yaşama amacım doğrultusunda yapmak istediklerimi yapabilmeye başlamama olanak sağlayacağı için yurt dışında istediğim bir ülkeye çıkmayı başarmak.
Ben işini en iyi şekilde yapmış bir insan olamayacaksam, yaşamanın hiçbir anlamı yok ve bu yüzden sistemin kölesi olup robot üretmekten ziyade robot olmayacağım.
Bu sistem, bizi robot üretmeye değil robot olmaya itiyor.
Fakat akademik başarının bana ileride öyle ya da böyle bir artısı olacaktır.
Kısacası planım, sistemin kölesi olmadan akademik başarılar elde etmek.
Akademik başarılar elde ederken gerçek anlamda bir şeyler de öğreneceğim yani.
Sadece akademik başarı değil diyorum yani.
%50 yazılım, hayallerim | %50 okul misyonunda rotam üzerinde ilerliyorum şuanda.
Akademik başarının neden gerektiği ile alakalı cevaplar bu konu içerisinde var.
“Koşulların canı cehenneme, ben fırsatları kendim yaratırım !”,
“Zihnini boşalt. Su gibi formsuz ol, şekilsiz ol. Şimdi, suyu bir bardağa doldurursan, su bardak olur. Onu şişeye koy, o zaman su şişe olur. Onu çaydanlığa doldur, o zaman su çaydanlık olur. Su akabilir ya da parçalayabilir. Su gibi ol dostum.”
Bruce Lee
Evet, onu duydun. Koşulların canı cehenneme ! Git ve fırsatları kendin yarat.
Evet, onu duydun. Su ol. Su, her zaman her şeye karşı adapte olabilir. Adapte ol.
Koşullara karşı kendini adapte et ve kendi fırsatlarını yarat.
Evet dilbilgisi kalktı fakat bu o kadar da kötü bir şey değil. Kitap okuyan bir kişinin en yakın dostu paragraflardır öyle değil mi ? Kitap okuyorsundur değil mi ? Umarım sıkı bir kitap seversindir
Zaten LGS vb. sınavları kazanmak istiyorsak, ana anahtarımız kitaplardır dostum.
Bırak test çözmeyi, kitap oku. Gerçekten çok önemli. Üstelik kitap okumak sana sadece okulda değil bütün hayatında yardımcı olacak. Bu haber öncesinde kitap okumayan biri isen şuan başlamalısın. Değilsen bile yine başlamalısın Her türlü kitap okumak zorundasın. Kitap oku ve Türkçe’yi atlat. Bu durumu avantaja çevir.
Madem paragrafların sayısı artacak, sen de kitapları arttıracaksın.
Ben 6. sınıf ve öncesinde hiç kitap okumayı sevmezdim. Neden mi ? Çünkü roman okumaktan nefret ederdim ve okul bana hep roman dayatınca maalesef kitap okumayı roman okumakla denkleştirdim. 6. sınıfta biraz açıldım. Sonra 7. sınıf. 7. sınıfta e-kitap okumaya başlamıştım ve kendimi dünyanın en heyecanlı okuru ilan etmiştim. Allah Allah ? Ne oldu bana bir anda böyle bir şey oldu ? Böyle bir şey oldu çünkü e-kitap seçerken daima özgürüm. Orada bilim kurgu gibi, kişisel gelişim gibi ve özellikle polisiye kitaplarını okuduktan sonra aydınlandım. Sevmediğim ve bana zorla dayatılan kitaplardan, okul tarafından dayatılan o kitaplardan kurtulduktan sonra refaha kavuştum.
Sonra 8. sınıf. 8. sınıfta ömrüm boyunca okuduğum kitapların en az 3 katı kadar fazla kitap okudum. 1 yılda Henüz 8. sınıf bitmedi üstelik …
Kitaplar hakkındaki öz hikayemi anlattım, çünkü akademik başarımın artışının ve çok daha güçlü bir karaktere erişişimin sebebidir bu kitaplar ve bu kazandığım seviyeden haberdar olmanı istedim. Aç ve oku dostum.
John Verdon’un polisiye kitap serisine merak sarmış durumdayım şu sıralar. İnceleyebilirsin sen de.
Son olarak, sorunun uzunluğunun gayet klasik olduğunu söylemek isterim bu konuda
Videolar. Attığın videolar ve daha pek çok fazlasını defalarca kez izledim. Fakat halen ben de sorguluyorum, sorgulamaya devam ediyorum. Okulu bırakıp başarılı olan insanları sorguluyorum.
Sorgulasam da, henüz net bir cevabım olmasa da şundan eminim:
Okulu bırakıp maceralara asılırsam her şey planladığım gibi gitmezse bir daha kendimi toparlayamam.
Riske atma ve akademik başarını yükseltmek için çabalamaya devam et.
Ama benim daim tavsiyem, bunu sistemin kölesi olmada yapmandır. Bunu da unutma lütfen.
Son olarak:
Hayatta hiçbir şey eline kolay bir şekilde geçmiyor. “Düşmeden uçmayı öğrenemezsin”