python resmi sitesinden indirdikten sonra use admin privileges when installing py.exe ve add python.exe to PATH olarak 2 seçenek var yüklerken ikisininde işaretlenip devam edilmesi lazım ama bende use admin privileges when installing py.exe yani yüklerken yönetici ayrıcalılarını kullanın sekmesine tıklayamıyorum nasıl devam edebilirim sorun ne tam olarak
Admin olarak calistigindan emin miyiz?
1 Beğeni
evet yönetici olarak çalıştırdığımda da böyle bir durumla karşılaşıyorum dünden beridir indirdim kaldırdım denedim olmadı
Eğer kendi kullanıcınız için yükleyecekseniz o seçenek olmadan da devam edebiliyor olmanız lazım.
YANİ MAALESEF DEVAM EDEMİYORUM SORUN NE ANLAYAMADIM. ÇOĞU FORUMARA DA YAZDIM YOU TUBE DA BAKTIM BİR ŞEY BULAMADIM BU ŞEKİLDE
…py.exe SEÇENEĞİ TIKLMADAN DEVAM EDİNCE PYTHON ÇALIŞMIYOR.
Tam olarak hangi komutla çalıştırmayı deniyorsunuz? python veya python3 çalışmıyor mu?
python-3.12.1-amd64 sürümünde çift de tıklasam yönetici olarak da çalıştırsam fotoğraftaki gibi ilk seçeneği işaretleyemiyorum
Emin değilim ama güvenlik duvarını devre dışı bırakıp şansını deneyebilir misin? Windows defender ya da antivirüs falan varsa onları. Bir de şu UAC denen kullanıcı erişim kontrolü’nü de devre dışı bırakmayı deneyebilirsin
Yukarıdaki linkte “tam yükleyici” başlığında şimdi kur’u seçtiğinizde yönetici olmanıza gerek kalmaz diyor. Kurulumda customize seçeneğine mi tıklıyorsunuz?
py.exe’yi yuklemeyi secmemis olabilir
Ayni minik ss parcacigini uc kere yollayana kadar daha cok bilgi veren bir tane cekseydi veya bagirana kadar ne yaptigini adim adim yazsaydi yardim edebilirdik.
Neyse, heyecani yatisinca tekrar dener belki.
1 Beğeni
işlem basit olduğu ve you tube da yerli ve yabancı kaynakları taradığımda nereye baksam aynı yöntem denenip indirildiği için bende bu hususu belirtip sorunun kaynağının ss de olduğu için ss atıp aynı şekilde sordum. Anlaşılan 3 defa da ss atsam basit bir soruyu bile kavrayamacağın için sana bağırıp anlatsam da boş aq bağırıp anlatmaya da gerek yok anlaşılmayan yer varsa sorabilirsiniz heyecani yatisinca tekrar dener belki diyeceğinize egonuzun heyecanını bir kenara bırakıp insan gibi sorabilirsiniz
Hangi islem? Ne islemi yapmaya calistigini soylemedin evladim.
Ayni ss’i tekrar tekrar atana kadar bunu yazabilirdin mesela. Ben nereden bileyim hangi kaynaklari taradigini.
Ustelik bu kaynaklari ne icin taradigini hala bilmiyoruz.
Hangi soruyu? Soru sormadiginin farkinda misin?
Bagirarak anlatma. Amina da koyma.
Bu tavsiyeyi ortalikta bagirip kufreden bir cocuktan alacak degilim. @dildeolupbiten de yapti ayni tavsiyeyi, ama basit etiket kurallarini hice sayan bir ergen post’unun altina kufurlu bir cevap olarak degil, “iki dakika durup kendini bu yeni baslayan insanlarin yerine koysan” (alinti degil) seklinde bir mesajla yapti. Uzun diyalogumuzun devami olarak. Inanin bana, dusunuyorum.
Bu insana ve digerlerine basit internet ve etiket kurallarini anlatmak bizim gorevimiz mi, degilse kimin goreviydi ve basarisiz oldu, donup bir daha gelip bakmayacagi rastgele bir web sayfasindaki 250 karakterlik yazi olarak neler yapabiliriz, egitim sadece kisisel baglantilar uzerinden mi yurur, toplumsal akimlari incelememiz mi lazim…
Oteki taraftan esnaf olarak kendi halimizde takilirken gelip bagira cagira, kavga cikararak adres soran yabanciya “siktir git” deme hakkimiz da sakli olmali. Herkes onu kenara cekip “dur ulan ne yapiyorsun, dayak yersin” diyen ogreten insan olmak zorunda degil.
Neyse, beklentilerinizin altina kaldigim icin ozur dilerim. Gereksiz buyuk harf kullanimini 2000’lerde gormeyi beklemiyordum.
2 Beğeni
Merhabalar,
Arkadaşlar ben sizden üslup konusunda dikkatli olmanızı rica ediyorum. Karşınızdaki insanın yaşı küçük olabilir, bilmiyor olabilir, tecrübesiz olabilir, yol göstereni olmayabilir. Yani sizin zaman içinde öğrendiğiniz internet adabına sahip olmayabilir. Ancak siz onların abileri ve ablaları olarak bence sizden sonra geleceklere tahammül etmelisiniz. Ayrıca onlar sizi de örnek alacaklar.
Karşınızdaki insanları herkesin içinde terslemek bence hoş bir davranış değil. Kendinizi terslediğiniz insanın yerine koyun. Sizin bildiğinizin % 99’unu bilmiyor daha, öğrenmemiş. Belki de hiç öğrenemeyecek. Ama onun öğrenme sürecine olumlu katkıda bulunabilecek bir üslup ayarlaması yapmak benim sorumluluğumdadır. Karşımdaki insanın moralini bozup bozmamak benim sorumluğumdadır. Ben burada moralden bahsediyorum.
Yani arkadaşın 3 kez aynı resmi göndermiş olmasının sorunun çözümünde yeterli olmadığını ifade etmenin çok yolu var. Size “basit” gelen şeyi yapamadığı için canı sıkılan birisine, “3 kere aynı fotoğrafı gönderene kadar…” şeklinde başlayan bir tepki vermek, bozulan moralini yükseltmez aksine düşürür.
Bu arada herkese yardım etmek zorunda da değilsiniz. Yardım edemeyeceğinizi düşünüyorsanız, belirtirsiniz, sonra da etkileşimi durdurursunuz. Siz ise yazdığınız mesajla konunun başka bir düzlemde devam etmesini sağlıyorsunuz aslında. O ifadeleri hiç kullanmasaydınız, o da size böyle bir cevap vermezdi. Siz de hala bu konuda yazmak zorunda hissetmezdiniz.
“Bu insana ve digerlerine basit internet ve etiket kurallarini anlatmak bizim gorevimiz mi?” diye soruyorsunuz.
Benim odaklandığım şey bu değil ki. Bir insan internet ve etiket kurallarını bilmiyor olabilir, her bilmeyene böyle mi tepki vermek lazım? Öğrenecek eğer fırsat verilirse. Peki bizden ne öğreniyor? İnsanları kolay bir şekilde azarlamayı mı?
“Paylaştığınız resimlerden sorunu anlayamadım. Başka bir arkadaş yardımcı olur umarım.” demek bu kadar mı zor? İlla ki laf mı sokmamız lazım? Lafı söylediğinizde düzeldiklerine dair gözleminiz var mı?
Şimdi siz küçümseyici bir dil ile mesajınızı yazdınız, yardım etme motivasyonuyla mı yazdınız bunu? Hayır. Yukardaki gibi bir mesaj yazsaydınız, yardım mı etmiş olurdunuz? Yine hayır. Ama başka bir şeyi önlemiş olurdunuz. Gereksiz yere tartışmayı.
Siz öyle bir üslupla yazarak aslında kendi vaktinizden de çalıyorsunuz. Yani bazı zamanlar vaktinizin değerli olduğundan bahsediyorsunuz, ama gereksiz yere yazdığınız bir mesajdan ötürü oluşan bir probleme harcadığınız zamanı bu değerli vaktinizden saymıyor musunuz?
Bunu diyorum işte. Yaptığınız eylemi görmüyorsunuz, bilginize ve tecrübenize uygun davranmıyorsunuz bence.
1 Beğeni
Uzun uzadiya bir cevap yazmayacagim. Ikimizin yazdiklari da birbirini cevapliyor gibi. “E ama bunlarla ugrasacak sabrim/vaktim olmuyor” ↔ “E ama olmali, bu senin sorumlulugun”
Ozellikle bu tur vakalardan hemen sonra cevaplama hizimin dustugunu, forumda harcadigim vaktin saatleri buldugunu goruyorum. Demin on dakika “yardim edebilir misiniz” diyen birine yardim etmemiz icin gereken bilgileri vermeye baslamadigini dahi nasil anlatabilecegimi dusunmeye harcadim. Her ne yazarsam yazayim, ona karsi patlayabilecek bir ergen hayal edebildim ve sonunda yazmamaya karar verdim.
Bu, yeni gelen insanlarin tamami icin boyle. Kimin, neye patlayacagini bilmeden, diken ustunde yuruyoruz.
Ya, en basit interaksiyonlarda dahi “bu konudaki eksikligini alindirtmadan nasil soylerim”, “hocasina soru sorarken gosterdigi sayginin onda birini, veya yabanciya adres sorarken gosterdigi sayginin yarisini gostermesini nasil saglarim” gibi seyler dusunerek saatler kaybediyoruz, ya da en sivrilerini gucendirme, patlatma riski alarak bodos yaziyoruz.
Vaktiniz var aslında, görüyorum, sorulan soruları cevaplamaya çalışıyorsunuz. Zamanınızın olduğunu ikimiz de biliyoruz. Ama bu zamanı nasıl kullanıyoruz mesele olan bu. Yani ne zaman tartışma başladı, dün mü? Hala bu konu devam ediyor, bu arada bir sürü başlığa da cevap yazıyorsunuz. Zamanınız var.
Yazınızı yazmadan önce üzerine düşünecek kadar zamanınız var.
Sorununu çözmeye çalıştığınız insanın, sizin yazdıklarınızı anlayıp anlamadığını gözlemlemek için zamanınız var.
Tartışmaya girmek için de zamanınız var.
Ben sadece “karşınızdaki insanları kışkırtacak şekilde iletişim kurmayın.” diyorum. Bu söylediğimin zamanla ilgisi yok aslında. Tavırla alakalı bir şey söylüyorum. Zamanla alakalı bir şey söylemedim ki. Baktınız karşınızdaki insana bir şeyleri anlatabilmek için çok vakit harcamanız gerekecek, bunu anladınız, o zaman kibar bir dille etkileşime ara vermek istediğinizi söylemeniz, diğer üsluba göre daha iyidir diyorum. Söylediğim sadece bu. Yeni gelenler bir çok şeyi bilmiyorlar, bilen birilerinin onlara güzel bir dille anlatması lazım. Dediğim sadece bu.
Açılan konuya 4-5 mesaj atılarak yardımcı olunmaya çalışıldı. Gerçekten herkes iyi niyetle eksik bilgiye rağmen aklına gelenleri sordu problemin çözülmesi adına. Genç arkadaş biraz çabuk alındı, aslında problemi daha ayrıntılı belirtmesi gerektiğini anlayacağını düşündük. Kendi adıma bunu (ayrıntı vermesi gerektiğini) keşke belirtseydim diye düşündüm şimdi ama geç oldu.
Şöyle bir gerçek de var ortada. Kendisine yardımcı olmaya çalışan birine küfür etmek yerine şakacı bir tonla karşılık verip hemen altında problemini tekrar tanımlayabilirdi aslında. Bu çok fazla olgunluk gerektiriyor derseniz saygı duyarım.
İnsanlar belki çok yoğun bir iş/hayat temposu içerisinde vakit bulup burada başkalarına destek oluyor karşılık beklemeksizin. Keşke foruma yazan kişiler bunu önceden düşünebilse.
Bu örnek olayı öğrencilerime internet etiği ünitesinde tartışmaya açayım en iyisi. İnternet ortamında özellikle de forumlarda duygu ve düşünceler sadece metinlerle ifade ediliyor. Ses, vurgu ve tonlama olmadığı için biri alay mı ett dalga mı geçti laf mı soktu yoksa hiç birisini de yapmadı mı pek anlaşılmayabiliyor.
Yazacağımızı 40 kere düşünüp silip tekrar yazmak bir seçenek tabi ama zihin yoruyor. Mesaj atan kişinin ilk etapta kendine yardım edilmeye çalışıldığını aklından çıkarmaması gerekli.
2 Beğeni
Bakın bu alınganlık sadece bu arkadaşta gözlemlediğiniz bir durum değil. Buraya gelen insanların çoğu benzer tavır karşısında benzer tepkiler veriyorlar.
Bu tahammülsüzlük içinden geçtiğimiz dönemle de ilgili. Bazı tavırların özlemini çekiyorum gerçekten. Ve bunların yokluğu bizim tartışma kültürümüzü de etkiliyor.
Tuhaf olan zaten kendimizi yardım etmeye çalıştığımız insanla saçma bir şekilde tartışırken bulmak. Onun bunda payı olabilir. Keşke daha düzgün sorsaydı diye düşünebiliriz. Doğru. E ama durumun bu aşamaya gelmesinde benim katkım var mı?
Bakın ben karşınızdaki insanlara yönelttiğiniz eleştiriler geçersizdir demiyorum. Ben kendimi ne kadar eleştiriyorum? Acaba benim bu duruma ulaşmamızda katkım olmuş mudur? Yoksa birçok insanın kusurlarını gösterebilirim. Ama “ben” ne durumdayım?
1 Beğeni
Normalde ;
Neden diye sorardım.
İşletim sistemi sorardım. Versionunu sorardım.
Gerekmediğini admin yetki seçeneğinin her zaman gerekmediğini, yada bazı işletim sistemlerinin bunu gerektirmeyeceğini falan sorardım.
Şimdi bakıp geçiyorum.
Harika soru soruyorsunuz muhteşem soruyorsunuz deyipgeçiyorum.
Çünkü gerçekten vaktim yok.
@aib e katılıyorum.
Alma verme işi bu. Biz zaman ve emek veriyoruz. Ha bazıları daha soru sorma adabı edinememiş. Kimden ne isteyeceğini bilememiş ve asla da öğrenemeyecek ve benim de öğretmeye niyetim yok.
Ben peygamber değilim, pedagog değilim, çocuk bakıcısı değilim. Ve empati kurmak zorunda da değilim.
Nacizane tavsiyem sn @aib, ben şahsen editöre beğenmediğin mesajımı sil geç dedim. Buna kafa yormak dahi gereksiz. Tabi tavsiyem çünküsünü sonra belki anlatırım.
Sn @dildeolupbiten ;
Konu açıldı fikrimi söyleyim.
Hiç bir konuda katılmıyorum size.
İlkokul öğrencisini getirin, sokun bir üniversite amfisine, sonra orada öğrenciler ve hoca bunu kabul etsin.
Böyle bir durumu tartışıyoruz.
Bana bırakın cevapvermeyin diyorsunuz,artık kendimi geliştirdim, anında ergen, bilmeyen yada anlamayacak olana cevap vermeden devam ediyorum, gözümden kaçar ve yazarsam ama sonra farkedersem anında bırakıyorum artık cevap vermeyi.
Yardım talep etmek bir şey öğrenmek isteyen sormasını da bilir yazmasını da bilir.
Maymuna kalaşnikof vermek gibi bir şey.
Soru soramayan birine neden yardım edeyim?
Yazılım öğrenecek ama sorduğu soru seviyesi ile edinmek istediği bilgi seviyesi örtüşmüyor.
Kendini ifade edemiyor, nasıl sorumu cevaplarını kalaylaştırırım diye kafa yormuyor.
Ben mi yorayım kendimi.
Ha vaktimiz var iğneliyoruz derseniz.
Evet madem iğneleyerek önce kendine çeki düzen versin (not başlık sahibine değil genel)
Yerli yabancı bir çok foruma girip çıkıyorum.
Burada çok bile kibar davrandığımızıdüşünüyorum.
Katı kurallara karşıyım ama, bu kadar başı boş aklına geleni sorup cevabı bile anlayamayacak seviyede birine de aman karışmayın elleşmeyin demekle olmuyor.
Adamın yazmaya mecali yok, gelip resim atıyor ödevini, konu güzel iki satır yazayım diye düşünüyorum.
Yahu, bu daha kendine de bize de saygısı yok ne uğraşacağım diyorum.
Sorulara ön yargılı olmamakla beraber kendileriyle alay ediliyor sanıp eleştiriliyor diye hoplayan olursa siz savunmaya devam edin.
Kusura bakmayın ben de böyle soru sorana benle alay mı ediyor gözüyle bakarım.
12 yaşında uzay mekiği uçuş bilgisayarı nasıl kodlarımdiye sorana aferin deyip geçiyorum şimdilik. Ama empatinizi soru soranlarakarşı kullanmak yerine.
Cevap vermek için çabalayanlardan yana kullanmamak sizin tercihiniz.
Birini düzeltmeye uğraşmak nafile,kendini gelişime açmış öğrenmek için boyun eğebilenlere anlatmayı tercih ederim.
Aksi halde narsist işim görülsün kimse de bana bir şey söylemesin ben önemliyim duygularım önemli diyen biri dünyanın en iyi programcısı olacaksa dahi umrumda olmaz.
Ha başlığı gördüm umrumda olmadı bu tür başlılar umrumda da değil. Böyle sayısız cevapsız boş başlık oluşuyor zevkle de seyrediyorum.
Hatta üşenmesem. Böyle soru soranların nick lerini kaydedip bir daha kazayla bile cevap vermemk lazım da üşeniyorum.
Yani sn @aib yerden göğe haklı. Cevaplayana egosu var sanıp, sormayı beceremeyene empati beklemeye devam edin.
Harika verimli yazışmalar oluyor ben de zevkle seyrediyorum.
Bana derdini anlatamayan, iki satır karşısındakine saygısı olmayan, velev ki hata yaptı cevap veren karşılığında hakaret edene empati yapacağımı düşünen, kendini yetiştirememiş çocukları yetiştirmeye gerek var mı bilemedim.
Bu tavırla fırına iki ekmek almaya gitse ekmek vermez fırıncı.
İki ekmek ver abi
tam buğday mı beyaz ekmek mi?
Abi iki tane dedim.
Rakam biliyoruz türünü sordum.
Abi bi git aq
Sen de al ekmek ( Ne verdiğini göstermiyorum.)
Dialog bu.
Bir şey sorma adabı edinemeyen, boyundan büyük soru soran ama cevabı anlamayan birine katlanmamızı isteyen, bana da katlansın.
Ha editör bana katlanamıyorsa, beğenmediği mesajı da silsin.
Vaktim gitti sağlık olsun.
Hepinize kolay gelsin.
Adet buysa buyrun bir tur da ben koyayım resmi. Eğitime katkımız olsun.
İnsanların bilmedikleri bir konuda yardım istemeyi de bilmemeleri normal aslında. StackOverflow 'da da çok kez kötü bir konu başlığı ya da eksik bilgi verilmiş yardım taleplerine denk geliyorum.
Forumda bu ve benzer olaylar ile ilgili gözlemlerim şunlar, bilgi seviyesi yüksek olan arkadaşlar, az bilen ya da pek birşey bilmeyen kişilerin seviyelerine inmekte zorlanıyorlar. Bu normal bir durum, fakat aşılabilir. Seviyeye inmekten kastım, soruyu soran kişinin başlığından, içeriğinden konuya henüz çok yeni olduğu belli oluyor. Yani soruyu soran kişi aib de değil semtex de değil, herkes sizler kadar tecrübeli olsa binlerce mesaj olmazdı burada. Beklentinizin altında soru sorulmasına şaşırmamalısınız. Siz şimdiye kadarki alan tecrübelerinizden kaynaklı bir birikime sahipsiniz. Zeka seviyeniz de belki daha yüksek olabilir. Gerçek şu ki peygamberimizin dediği gibi “Veren el, alan elden üstündür.” Siz bilgiyi veren taraftasınız, fakat kimse bilgiyi veren tarafta doğmadı, hepimiz talep eden tarafta başladık ve bu yolculuk devam ediyor. Bizim yavaştan ilerlediğimiz ya da yeni başladığımız yolların çok ilerisinde bir yerlerde olabilirsiniz. Belki bilmediğimiz forumlarda da siz bilgi talep ediyor olabilirsiniz. Belki de bilgiye ulaşma konusunda ehil olduğunuz için sadece dokümantasyon taramak işinizi görüyor. Bilgiye ulaşmayı bilme meziyeti kolay elde edilmiyor. Bu da başka bir başlıkta bahsettiğim 21. yy becerilerinden.
Özenle hazırlanmış “soru sorarken sıkça düşülen hatalar” başlığına yönlendirmeye devam. Bu konuyu yapanların eline sağlık. Kaliteli bir platformda olduğumuzu düşünüyorum, soruların kalitesine takılmayın. Neticede bu forum bize bu ülkede çeşitli programlama dilleri ile ilgilenen, gayret sarf eden bir çok gencimizin olduğunu gösteriyor.
Selametle 
1 Beğeni
Böyle bir durumu tartışmıyoruz. Bu söylediğiniz “olmayana ergi”.
Bilmeyebilir sayın @semtex. Bilmiyor işte. Şikayet ettiğimiz, günden güne bozulan eğitim sisteminden geçen arkadaşlar bunlar. “Şikayet ettiğimiz toplumdan” gelen insanlar gelecekler sorular soracaklar. “Yarım bilgileriyle” şaşırtacaklar sizi. Olacak bunlar. Olmaması tuhaf olurdu zaten.
Burası “NİŞ” bir ortam. Yani ülkenin kavgasından gürültüsünden uzak, herkesin bilmediği bir ortam. Programlama ile ilgili bir konuda bile ülkenin tartışma adabının izlerini görür hale geldiysek, politik bir tartışmayı düşünemiyorum bile. Alt üstü teknik bir soru soruluyor. Onu da soramıyor diye kızmanın alemi ne? Bilmiyor işte. Sizin gibi tecrübeli abilerinin yardımcı olması gerekiyor.
Yani eleştirecekseniz de bunun binbir türlü yolu var. İlla başkasını rahatsız edecek üslubu seçmek neyi sağlıyor bunu anlamıyorum. Nasıl bir olumlu sonuç aldınız şu ana kadar?
Ayrıca arkadaş @aib’i kışkırtacak bir şey yazmadığı halde, @aib karşısındaki insanı kışkırtacak bir dil kullandı. Yani önce Ahmet başlattı, sonra @aib ona cevap verdi diye bir durum yok. Ahmet gelmiş soru soruyor, yapamıyor, yapamadığı için canı da sıkılmış belli.
@aib geliyor böyle bir durumda Ahmet’e, “Ahmet sen daha doğru düzgün soru soramıyorsun?” dediğinde Ahmet’in şevki kırılıyor ve @aib’e de cevap verirken kendini savunurcasına cevap veriyor.
Bana göre de bu çok gereksiz agresif bir tavır. Sizin burada birbirinizle saygı çerçevesinde iletişim kurmanızı istiyorum hep. Bilmeyenlere yol göstermenizi, onlar üslup problemi yaşadığında sizin ölçüyü göstermenizi tercih ederim. Bence doğru olan budur. Ve ben bana doğru gelen şeyleri söylüyorum. Katılmak zorunda değilsiniz. İnsanlara karşı hassas olunması gerektiğine inananlardanım.